MrsSivekar - Hayat' tan parçalar paylaşan blog

Mehlikâ… Mehlikâ, bir rüyada görünür de gözüme, Ateş basar içimin demirden dağlarını, Kahrından damıttığı aşkı koyar özüme, Ve çözer yüreğimin esaret bağlarını… Susmalı biliyorum tereddüt çıkmazında, İniltiler düşmeli toprağa gökyüzünden. Aşkı dinlerken gönül bir hafız niyazında, Düşmemeli gözlerim o derûni yüzünden…                       O Mehlikâ sureti görmek için geceler, Aşk bilmez çehrelere satmışlar sırlarını. Ben hasret soluyorum eksiliyor heceler.  Yıkıyorlar gönlümün en muhkem surlarını… Özgürlük, bir gecenin tenhasında doğrulup,                                Mehlikâ bir suretin kirpiğinden akmaktı. Sevdayı harmanlarken efkâr ile yoğrulup.  En ketum aynalara tebessümle bakmaktı… Esaret, özgürlüğe muhtaç olmak değil de, Yusuf’un Hakk’ı için sevmekti zindanları, Ömründe bir kez olsun yüreğime eğil de, Bak kendine kendinden ifşa et nihânları… Mehlikâ, bu ıssızlık bana senden yadigâr, Gözlerimin içine gül mez oldu mehtabım, Ruhum artık bedende öyle garip, müstear Kapanıyor

Yar öteleri mesken tutmuş               Buralar bana gurbet La zaman La mekan La ben Biz olduğumuzda da La hasret der misin?                          (-MrsSivekar) La: Yok

Bir ay içinde iki arkadaşım, benden cinlerin musallatına uğrayan birinin ne yapması gerektiği konusunda yardım istediler. Birinin kuzenine yapılan büyü sonucu diğerinin ise yakın bir arkadaşının cinlerin musallatına uğradığını anlattılar. Kendilerine yapmaları gereken şeyleri anlattım. Sonra blogumda da yazmamda yararlı  olabileceğini düşündüm. Bu, doktorlarda tedavisi olmayan,  bir hastalıktan ziyade sıkıntılı ruhi bir beladır. Cinlerin musallatına uğrayan kişi onların zorlamasıyla intihara kadar da gidebilir. Çünkü kişi onların kontrolleri altındadır. Onları dinlemediği zaman  kişiye fiili olarak zarar da vermektedir. Büyü sonucu cinlerin musallatına   uğrayan arkadaşımız, derdini anlatmaya kalktığında kendisine zarar verdiklerini, herhangi bir dua yapmaya kalkıştığında ağzının onlar tarafından kapatıldığını söylemekteymiş.  Bu durumda kişinin  yapması gerekenler; 1 .'' Euzübillahimineşşeytanirracim Ya Allah! Ahmet! Mahmut! Muhammed'' okusun 2. Aşağı

  Martılara simit atarken fotoğraflarını çekerken düşüneniniz  oldu mu acep nedir bunların hikayesi diye? Hiç sormaz mısınız denizle  olan münasebetlerini, kendilerine? Derler ki zamanın padişahının güzel bir kızı varmış. Padişah kızı bu, çarşıya gitmesi de kolay değil elbet, çarşıya her  inişinde babasının askerleriyle iner.  Çarşı esnafının kafasını kaldırıp padişahın kızına bakması yasakmış. Padişah'ın fermanı vardır, başını kaldırıp bakanın kellesi gider. Bizim meraklı fakir oğlan bir kerecik bakmaya heves eder. Bakar ve göz göze gelir güzeller güzeliyle.   Hikaye bu ya kaptırır gönlünü padişahın kızına. Ölümü göze almış bu oğlan ne olursa olsun bir kere daha görmek ister sevdiğini, arkadaşının tüm  Yapma! Etme! ısrarlarına rağmen. Varır sarayın duvarlarına sevdiğinin penceresine merdiveni dayar, padişahın kızı anlamaz önce ne olduğunu sonra askerler gelir alır delikanlıyı götürürler padişahın huzuruna. Suçu bellidir, cezası da...  padişahın kızı yalvarır babasına, gönlü

Yağmurlu bir günde Eyüp Sultan'da, yağmurdan kaçmak için sığındım bir kitapçıdan Halit Ertuğrul'un iki kitabını alarak geri çıkmıştım. Üstelik çıkarken, neden ve niçin oraya girdiğimi unutarak sağanak şekilde yağan yağmurun altında buldum biran kendimi. Yazarın ismini çok kez duymuştum lakin ilk defa bu vesileyle okuyacaktım. Arada kendime kızıyor ve halime gülüyordum. Yağmurdan sığınmak için girdin hiç okumadığın bir yazarın iki kitabını alarak çıktın. Üstelik yağmurdan sırılsıklam oldun diye diye yol aldım. Otobüs durağına varmama da epey bir yol vardı.  Taki kitapları okuyana kadar kendime olan kızgınlığım dinmedi. Halit Ertuğrul'un kendine gelen mektuplardan yaşanmış olayları, roman veya hikaye tarzına çevirerek okuyucuların istifadesine sunuyordu. İki kitabı da tek kelimeyle müthiş idi. Özellikle yaşanmış olması beni daha da çok etkiledi. İlk okuduğum kitabı Aysel. Yetim bir genç kızın kendi hatalarıyla düştüğü tuzakları ve hatalarının bedeli olan hastalığı i

 Sanmam, dördü geçmez ilk görüşte benim gönlüme giren insanların sayıları... Ayvalığ'a ablamın yanına tatile gitmiştim. Pekte güzeldi... Nasip olursa size Ayvalığ'ı da yazarım bir gün; sokaklarını, denizlerini... İlk Sevinç teyzeyi anlatmak istiyorum size. Bir insan şimdiye dek görmediği birini bu kadar kısa bir sürede sevebilir mi, yeğnimin deyimiyle ''kocaman.'' Evet, karşıdaki kişi insan gönlünü fetheden usta biriyse oluyormuş. Toplandılar bir iki komşu hadi  ''Sevinç teyzeye gidelim'' dediler. Kimdir bu Sevinç Teyze diye sordum, mahallenin tüm çocuklarına Kur'an öğreten bir büyüğümüz deyip götürdüler beni onun çiçekler açmış evinin önüne. Hayır! hayır bahçeli değildi evi. Mürdüm rengiyle boyanmış evi beton yığınları arasındaydı herkesinki gibi. Fark şu ki, bir onun evinin önünde çiçek açmıştı betonların arasında. .. İçeriye girdik kendimizi direk salonun ortasında bulduk küçücük evinde. Tek başına yaşıyor bu evde. Sıcaktan kavrulan

Ankara'da yine patlama oldu. Hayır lütfen siyasi düşüncelerinizi karıştırmayın. Ölen canlar, bir Annenin evladı, bir kardeşin ağabeyi, bir evladın babası, annesi ... Hiç uğruna... niye öldüklerini dahi bilmeyen kardeşlerimiz. Soma faciasında bu millet bir olmadı mı madenci kardeşlerimizin acısına? Ekran başında hep beraber göz yaşı dökmedi mi? Ben yolda giderken kaç defa şahit oldum dökülen göz yaşına, dudaklarda edilen dualara... Sonra minik öğrencilerin düzenlediği dua gecelerine... Neden peki şimdi kenetlenemiyoruz,bir olmuyoruz? Yoksa bir çıkarımız mı var? Elbette yoktur. Bizim bu kadar acımasızlaşan insanlarla nasıl bir ortaklığımız olabilir ki? Evet Valiliğin açıkladığı ilk belirlemelere göre 27 vatandaşımız hayatını kaybetti. Duamız o dur ki daha fazla kayıp vermeyiz. Başımız sağolsun.

YGS'ciler sınav soruları açıklanmış. :)) Umarım iyi geçmiştir sınavlarınız. Ama duyduğum ve sorularda gördüğüm kadar hatalı sorular var. Türkçe sorularında 3 hatalı soru var. Eee tabi soruları cevaplarken aceba Ösym olsam hangisini işaretlerdim diye düşünmeniz önemli :)) Çünkü Ösym'nin kabul etmeme ihtimali karşı bu düşünce önemli zannımca. Hemen size linki veriyorum burdan soruları indirip bakabilirsiniz.  Dilerim en yüksek puanları kapmış olursunuz. İyi haberleriniz bekliyorum. :) http://dokuman.osym.gov.tr/pdfdokuman/2016/YGS/YGS14032016.pdf

Geçenlerde BBC Türkçede rastladığım haber, beni Apple şirketine olan görüşümü tamamen değiştirdi. Apple şirketini kapitalist sistemin baş aktörü olarak görüyordum bu haberi görmeden evvel .  Androıdım bozulsa da kendime bir Ayfon alsam dedirtti bana :)) ABD iç istihbarat ve güvenlik birimi FBI, geçen yıl Aralık ayında San Bernardino'da 14 kişiyi öldüren Syed Rizwan Farook'un cep telefonu iPhone 5C'de önemli bilgiler olduğu gerekçesiyle Apple'dan telefonun şifreleme sistemini devre dışı bırakmasını talep etmişti.   Apple, müşterilerinin özel hayatını korumak amaçlı FBI'ye  kafa tutuyor. Tabi ortada bir suç ve suçlu var. Bunu korumak ne kadar doğru bilmem ama müşterilerine verdiği önem açısından büyük olay. Koskoca FBI'ye kafa tutmak az yutulur cinsten değil dimi? Apple'ın Başkan Yardımcısı ve hizmetlerden sorumlu yetkilisi Eddy Cue'un şirketi adına yaptığı açıklamada; FBI'ın davayı kazanması durumunda, "Hükümet Apple'ı, iPhone kameraları

Genel yayın yönetimini İsmail Kılıçarslan'ın, editörün Yusuf Genç'in yaptığı Cins dergisi bi harika yahu. İçeriğini didik edilebilecek ve her sayısında çıtayı biraz daha yükselten Cins;  okurken sıkmayan,  eğlendirerek öğreten  kendi tabirleriyle aylık dost meclisi... ee daha ne olsun değil mi :) Mart sayısı Leyla olanlara geliyor. Leyla bir ihtimaldir; çünkü biz güzel sevmeyiz, sevdiğimiz güzeldir diyorlar. İsmail abi bu sayısında ''eski libas gibi aşığın gönlü'' başlıklı yazısında  seven gönülleri üzerine su serpmiş.  Beğenerek okuduğum ve daha defalarca okuyacağım  Furkan Çalışkan'ın yazısı; Biz çeviride kaybolanız. Gavur lisanında karşılığı olmayınız . Dili başka türlüsüne dönmeyeniz. Gönül Çalab'un tahtı,gönüle Çalab bahdı diyeniz... diyor. Mustafa abimizin bu hikayeside okuyanların gönlünde yer edinecek cinsten. Diyor ki; hayatımda hep böyle oluyordu; önce o kritik kararı veriyordum, ardından  kara kara düşünüyord

  Hemen lafı dolandırmadan kişisel görüşümle cevap vereyim, hayır engellenemez. Hayır dememde ki etken büyük. Bunları  sizinle paylaşmak istiyorum. Çünkü bu ülkede sadece ismini duyduğumuz yaklaşık 69 tane Kadın haklarını koruyan dernek mevcut. Bu dernek üyelerin yaklaşık %99.8 kadınlardan oluşuyor. Bu derneklerin hepsi birleşip yürüyüşler yapsın günlerce, yine de kadın şiddetlerin önüne geçilemeyecektir. Öncelikle şunun bilincine varmalıyız ki, kadına zarar veren kadınlar değil, erkeklerdir. Eee dolayısıyla dernek üyelerinin kadından değil erkeklerden oluşması gerekir. Çeşitli çözümler üretiliyor bu konuda... her kadının bileğine acil durum için bileklik takılacağı vs. Ne kadar işe yarar uygulanmaya başlayınca belli olucak bir sistemdir. Ama şöyle bir düşünelim. Şiddete veya tacize uğrayan kadının bu acil durum bilekliğin çalışması halinde görevlilerin gelmesi epey bir zaman alır. Bu zaman diliminde  suça niyet eden kişinin emeline ulaşması kaçınılmaz. Kadın bu zaman içinde bir bıça

Önümüzde ki hafta üniversiteye girişin ilk kademesi olan Yüksek Öğretime Geçiş sınavı var. Birçok öğrenci bu sınavı hayatların bir dönüm noktası olarak görmekte ve bunun stresini fazlasıyla yaşamaktadır. Onlara ne kadar bu sınavın bir öneminin olmadığını söyleseniz de faydasız olur bu tür dönemlerde. Sınava son yedi gün kala sınav için duaya yani tevekkül etmek en doğrusu. Peki okunması gereken dualar nelerdir? Hemen kıymetli bir büyüğümden ve faydasını kesinlikle benim gördüğüm ve sizinde göreceğinize inandığım duaları sizinle paylaşıyorum. Hac Suresi 56-66 ayetler arası, A.B.S. suresi ( nebe suresinden bir sure sonra),  21 tane Alak suresi okunur. Ayrıca sınava girmeden  paylaştığım bu dua (Abdülkadir Geylani (k.s) Hazretlerinin her gün okunması tavsiye edilen çok kıymetli bir duasıdır) okuması kesinlikle tavsiye olunur. Bilenler için kıymetli bir hazineden farksızdır. Her gün bir kaç dakikanızı ayırıp okumanız halinde etkisi kesintisiz olarak devam eder